Prof. Dr. Sami Akbulut ‘dan örnek başarı

MALATYA’YI GURURLANDIRAN AKADEMİSYEN İnönü Üniversitesinde Prof. Dr. Sami Akbulut ‘dan örnek başarı

Prof. Dr. Sami Akbulut ‘dan örnek başarı


Stanford Üniversitesi' Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları “listesini yayınladı.  Dünyanın en iyi akademisyenleri listesinde son 3 yıldır birinci olan İnönü Üniversitesinde Prof. Dr. Sami Akbulut ‘da bulunuyor. Akbulut, “Malatya’mızı ve Üniversitemizi uluslararası standartlara ulaştırmak için niteliği ve niceliği kaliteli çalışmalar üretmek zorundayız ve inşallah yakın zamanda Malatya’yı seven liyakatli akademisyenlerimizle beraber bu ivmeyi yakalayacağız'' dedi.

Fırat Üniversitesinin bilimsel çalışma anlamında İnönü Üniversitesinin önüne geçtiğini belirten Prof. Dr. Akbulut, '' Daha önceki yıllarda bilimsel çalışmalar ve sanat eserleri üretimi açısından İnönü Üniversitesinin Fırat Üniversitesinin önünde yer alıyordu ancak son yıllarda Stanford’un listelerinden de anlaşılacağı üzere Fırat Üniversitesinin bilimsel açıdan daha fazla öne çıktığı ve hatta ülkenin bir çok köklü üniversitesinin bile önüne geçtiği görülmektedir. Fırat Üniversitesinin bu çıkışı bölge açısından gurur verici bir gelişme ancak Malatya’yı seven bir akademisyen olarak İnönü Üniversitesi perspektifinden baktığımda üzüntü verici bir durum. Bu sonuçlar İnönü Üniversitesi akademisyenlerinin akademik çalışmalar üretme ve bunları saygın dergilerde yayınlama konusunda beklentilerimizin altında kaldığının indirekt bir göstergesidir. Yani bizler Malatya’mızı ve Üniversitemizi uluslararası standartlara ulaştırmak için niteliği ve niceliği kaliteli çalışmalar üretmek zorundayız ve inşallah yakın zamanda Malatya’yı seven liyakatli akademisyenlerimizle beraber bu ivmeyi yakalayacağız'' sözlerine yer verdi.
 
“BEN YILDA 40-50 ARASINDA DEĞİŞEN BİLİMSEL ÇALIŞMA HAZIRLIYORUM”

Bu arada konunun ana hatlarına girmeden önce Prof. Dr. Sami Akbulut’a sizi kısaca tanıyabilir miyiz? sorusunu sorduk. Prof. Dr. Akbulut, ''Ben 1976 yılında Bingöl’de doğdum. İlkokulu, ortaokul ve liseyi Bingöl’de okudum. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdim.  Arkasından Ankara’da Başkent Üniversitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı’nda uzmanlık eğitimi aldım. Malatya ile ilk gönül bağım Akçadağ Ören Beldesinde pratisyen hekimlik yaptığım yıllarda başladı. Ardından 2011 yılında İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakli Enstitüsü’nde bir yıllık bir eğitim aldıktan sonra Prof. Dr. Sezai Yılmaz hocanın nazik daveti ile 2014 yılında İnönü Üniversitesi’ne Yardımcı doçent olarak akademik hayatıma başladım.  2015- 2020 arasında da doçentlik unvanı ile akademik hayatımı sürdürdüm ve 2020 yılında Genel Cerrahi Alanında Prof. Dr. unvanı aldım. Bu süreçte 2016-2020 tarihleri arasında İnönü Üniversitesi Halk Sağlığı bölümünde Prof. Dr. Ali Özer hocanın danışmanlığında Halk Sağlığı doktorası yaptım ve 2023 yılında Halk Sağlığı alanında da Doçentlik unvanı aldım. Şu anda güncel olarak İnönü Üniversitesi Biyoistatistik ve Tıp Bilişimi Anabilim Dalında Prof. Dr. Cemil Çolak Hocanın danışmanlığında ikinci bir doktora yapıyorum.  Benim asıl çalışma alanım karaciğer nakli ve kanser cerrahisidir. Ancak ben bunun dışında her akademisyenin yapması gereken bilimsel çalışmalar ve eserler konusuna çok önem veriyorum. Ben yılda 40-50 arasında değişen bilimsel çalışma hazırlıyorum. Bu araştırmalarımın çoğu uluslararası dergilerde yayınlanıyor. Rahmetli annemin Malatya sevgisi ve benim anneme olan evlatlık sevgim İnönü Üniversitesi’ni akademik açıdan daha ileri götürmek kararlılığımın en önemli sebebidir ve ömrümün sonuna kadar bunun için çalışamaya devam edeceğim. '' şeklinde konuştu.  

“BU KADAR KÖKLÜ BİR ÜNİVERSİTENİN DAHA İYİ YERLERE GELMESİNİ İSTERİM''

Akbulut, “Benim bireysel olarak bir şeyler yapmam tek başına bir şey ifade etmiyor. Kollektif çalışmalı ve üniversitemizi hak ettiği seviyeye getirmeliyiz. Bunun yegâne yolu Malatya’yı seven ve liyakatli kadroların üniversiteye kazandırılmasından geçer. Allah’ın izniyle liyakatli kadrolarla bunu yakında başaracağız ve hep beraber hem şehrimizi hem de ülkemizi gururlandıracak sonuçlar elde edeceğiz. Türkiye’de 200’den fazla üniversite bulunmakta ve İnönü Üniversitesi 1975 yılında kuruldu ve ülkemizde kurulan 14. üniversite olma özelliği taşıyor. Bu kadar köklü bir üniversitenin daha iyi yerlere gelmesini çok isterim'' ifadelerine yer verdi.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER