Yoksunluktan mahrum olmak...

Ne tezat bir cümle değil mi?

      Yoksunluktan mahrum olmak...
       Zamanın büyümeyi bilen çocuklarının, gelecekte bilmeyecekleri en hazin duygu bu aslında.
       Adına kısaca ''kıymet bilmekten mahrum olmakta'' de diyebiliriz.

       Her istediğine kolayca ulaşan çocuğun bayram da giyineceği bir çift yeni ayakkabıya karşı heyecanı olur mu?
       Yoksun olmak duygusundan yoksun oldukça biraz insan olmaktan da uzaklaştı bizi biz yapan yanlarımız.
        Önce çalışıp kazanmayı öğrendik, sonra daha çok kazanmayı!
        Ama hiç düşünmedik kazandıklarımız karşısında neler kaybettiğimizi.
        Ben yaşamadım çocuğum yaşasın ya da benim olmadı çocuğumun olsun duygusunu abartan anne ve babaların bizi nasıl bir nesile hazırladığını düşünmedik mesela. Çocuğuna her istediğini yapan aileler aslında onun fabrika ayarlarıyla oynadığını, bir şeye az biraz zorluklarla sahip olmanın çocuğu hayata karşı daha kıymet bilen ve daha çok değer duygusuyla büyümesine sebep olacağını unuttular sanki.
        Okula gidince mucize  bekleyip çocuğunun düzeleceğini uman, aslında gerçek değerlerin ona aileden verilmesi gerektiğini görmezden gelen ve yeterince duyarlı olamayan aileler...
        Sizce de her istediğini yaparak onu hayata ve insanlığa karşı eksik yetiştirmiş olmuyor musunuz?

        Her istediğine sahip olan çocuğu ilerde birey olduğun da istedikleri olmadığı zaman neler yapabileceğini düşündünüz mü hiç?
        Nefsi terbiye nedir bilmeden büyüyen çocuk ne kadar mutlu ve huzurlu olabilir ki?
        Yoksunluktan mahrum kalmayan çocuk eksiktir;
        Ahlaktan, kıymetten ve değerden...
        Bugün nefsi iradesini yönetemeyen bireylerin bu uğurda bir canı yok ettiğini izliyoruz televizyonlardan.
        Kadın cinayetleri, aile kavgaları, mal mülk hırsı hep bu yüzden...
        Ve gelecekte de daha ağır tablolarla karşı karşıya kalacağımız kesin.
        Azla yetinemeyen, elindekine bahane bulan ve sürekli daha iyisinde gözü olan insan görünümlü canavarlara dönüşecek çocuklarımız.
         Sadece eşyaların kullanılmasına da benzemeyecek bu durum.
         Birbirlerini kullanacaklar. Bu uğurda ne gerekiyorsa yapacaklar belki de.
         Bugün dünyada ki kaosun bir sebebi de bu zaten, eşyaların sevilip, insanların kullanılması!

         Asıl değer ve kıymeti hep daha fazlasını istemek ve elde etmekte zannedecekler.
         Sonra büyüyecekler ve içlerinde ki hırsı dünyaya yayacaklar.
         Ardından herkes sebeplerini bulmak ve toplumu iyileştirmek için başlayacak sebeplerini araştırmaya...
         Adliye kapıları, polis karakolları, hastaneler belki de bu yüzden hep meşgul olup dolup taşacaklar.
         Ama hiç anlamayacaklar yoksun olmak duygusundan mahrum olmanın asıl sebep olduğunu.
          
         Bu yüzden bırakın da çocuklarınız aşrılıktan yoksun olsunlar. 
         Yoksa ayarlarıyla oynadığınız çocuğunuz, başka insanların hayatlarıyla oynayarak mutlu olmaya ve gerçek bir insan olmaktan da mahrum olmaya devam edecekler.

YORUM EKLE