Covid-19 Sonrası Bizi Bekleyen Yeni Dünya

Tüm dünyayı saran covid 19 pandemisinin etkileri ciddi anlamda değişikliklere sebep olmaya devam ediyor. Bir çok ülke de olduğu gibi Türkiye de nasibini alacak elbette. 
      
     Yeni dünya düzeninin oluşmaya başlaması kapitalizmin sorgulanır olmasına sebep olmuş olsa da, hali hazırda olan bu düzenin yıkılması ve yeni yaşam anlayışının benimsenmesi şimdilik biraz zor gibi. Hatta bir süre daha bu durum devam ederse ciddi krizler, kırılmalar olacaktır.
      
      Bana kalırsa bazı iş alanları yok olup, yerine yeni iş alanları oluşacak. Dijital dönüşüm süreci tüm dünya da başladı bile. Evden eğitim, evden çalışma hayatı, finansal teknoloji hayatımızda daha çok yer alacak. İş dünyasının büyük plazaları yerlerini paylaşım esaslı sanal ofislere bırakabilir. Mevcut düzenin korunmasını benimseme anlayışı maalesef ki bir süre sonra pek mümkün olmayabilir. 

     Sosyal mesafe anlayışımız hayatın her alanına yansıyacak tatil anlayışımız, temizlik anlayışımız ve şimdiden değişen alşveriş anlayışımız yerini tamamen online alışverişe daha çok bırakacak. 

      Türkiye sağlık anlamında bu dönemi oldukça iyi yönetiyor olsa da, dünya da savunma sanayinin sadece askeri silah üretmek olmadığını anlamış olmalı. Bu anlamda da yeni bir dönemin başlangıcında yapılacak ilk işleri biyolojik savaşlara karşı tıbbi cihazların ve ekipmanın gelişimine önem vermek olacaktır.

      Böyle bir biyolojik savaşın içinde olan insanoğlunun düşündüğü şeyleri millet olarak kötü örneklerle görmüş olsakta biliyoruz ki endişeye sebep olan tek şey gıda ihtiyaçlarının karşılanması ve sağlıklarının korunması.Büyük düşünmek gerekirse bu anlamda da şanslı olan ülkeler elbette ki tarım ve hayvancılığı gelişmiş, sağlık sistemlerini oturtmuş, kendi kendilerine yetebilen ülkeler olacaktır. 

      Uluslararası yönetim danışmanlık firmasının 2020 raporuna göre; enerji sektörü yüzde 48, sigortacılık yüzde 33, havacılık yüzde 44, otomotiv sanayi yüzde 32 ve lüks tüketimin yüzde 28 değer kaybettiği kaydedilmiştir. 
      Bir çok ülke de olduğu gibi bacasız sanayi yani Turizm sektörü ülkemizi de ciddi anlamda etkileyecek ve buna ek olarak tekstil sektörü de kan kaybedecektir. Bütün bunlardan sonra işsizlik oranları oldukça artacak ve bankaların yükleri çoğalacaktır. 
     
      Neler Yapılabilir;
      Kapitalizmin yok edilmesi, ekolojik yaşamın benimsenmesini öngören bir durum olsa da ilk etap için üretimin devam etmesi işsizliğin bir süre daha engellenebilir olmasına yardımcı olacaktır.Bu sebeple ihtiyaç olan ürünleri iç üretimde daha çok benimsemek gerekir.  İleri ki dönemler için de hem şirket olarak hem de bireysel olarak borçlanmaktan kaçınmak gerekir. Dünyada ki gelir dağılımı dengesizliği için yapılacaklardan bahsetmek şimdilik ütopya olsa da eninde sonunda bu durumu düzeltmek amaçlı adımlar atılacaktır diye iyimser olayım. Türkiye de insanımızın ayakta tutulması yani insan odaklı bir anlayışın benimsenmesi gerekmektedir. Gerek finansal anlamda ve gerek moral anlamında destekleyici faaliyetlerin artması gerekmektedir. 

      Hazırcı bir millet olup tüketmek yerine artık daha çok üreten bir toplum anlayışının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlayarak toplumsal ve bireysel sorumluluklarımızı daha çok artırmayı ümit ediyorum. Bizlere düşen ekolojik yaşam şeklini daha çok benimsemek ve yaşam şekli haline getirmek olacaktır. Evlerimiz de ekmek yapmaya başladıysak, saksılarımıza sebzeler ekerek de devam edebiliriz. 
   
      Yeni dünya düzeninin ülkelere yapacağı büyük hamlelere değinsem de insan odaklı olan kalemime ek olarak söylemeliyim ki;Krizler ve işsizlik bizleri yönetenlerin sorumluluğun da olsa da, insan olmak ve özümüze dönmek bizim sorumluluğumuzdadır. 
 

YORUM EKLE